"Yeni bir Türkiye" çalışmasına Başbakanımız ve milletimiz izin vermez.
DİDEM ÜRER: Cengiz Çandar; “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la Öcalan arasında yeni bir Türkiye çalışması modeli olduğunu, bu modelde Kürtlerin kendi kendini yöneteceğini, iktidara ortak olacaklarını, ancak bunu şu anda taban söylemenin son derece sakıncalı bulunduğunu” iddia eden bir yazı yazdı. “Zaten Başbakan’ın valinin seçimle geleceği bir idari yapıdan bahsettiğini, muhtemelen bunu Öcalan’la konuştuğunu ve eğer bu ülkede Öcalan’la çözüm olacaksa, Öcalan’ın da yakında hapisten çıkıp siyasi bir aktör haline gelmesini herkesin kabul etmek durumunda olduğunu” söyledi.
ADNAN OKTAR: “Herkes!” Mesela ben kabul etmiyorum. Nasıl olacak? Birçok askerimizin, polisimizin şehit olmasına vesile olmuş bir insandır. Normalde idam edilecekti, fakat müebbet hapse çevrildi bu. Bu cezasını kabul edecek, bunun aksi bir şey olmaz. Siyasete girmesi diye bir konu da olmaz. Ama nadim olduysa tövbe edebilir. Yani bulunduğu yerde tövbe etsin, namazını kılsın, Allah’a yalvarıp yakarsın, Kuran okuyup ezberlesin, etrafındakilere tavsiye etsin. Ama öyle bir şey olmaz. Karadeniz’den Laz vali gelecek, Diyarbakır’da valilik yapacak. Kürt kardeşim Mardin’den gelecek, bize Başbakan olacak, İçişleri Bakanı olacak, Emniyet Genel Müdürü olacak, Diyarbakır’dan, Siirt’ten, Mardin’den. İzmir’den kardeşlerimiz gidecek, Samsun’da vali olacak. Bütünüz biz. Niye Kürt olan yere Kürt vali gerekiyor, Laz olan yerde Laz vali gerekiyor? Nereden çıktı bu?
Geçenlerde kardeşlerim, “Hocam Lazlar şu an kapladı her yeri” dediler. Hakikaten sohbet ediyoruz, “elinizi kaldırın Lazlar” dedim, yarıdan çoğu Laz, maşaAllah. Ne güzel işte. Ne güzel, iftihar vesilesi.
Mardin, Siirt, Urfa, benim canlarımın, Türkiye’de en çok sevdiklerimiz belki de olduğu bir yer. Benim oraya pasaportla falan gitmeye hiç niyetim yok. Oraya giden vali, Boşnak olsun, Laz olsun. Karışalım, birbirimizi sevelim. Tek bir topluluğuz. Mardin’i Paris yaparız, Diyarbakır’ı Londra yaparız. Ama böyle bir olay alsa olmaz. Ben Mardin’de gezerken, yolda Laz’a rastlayacağım, Çerkez’e rastlayacağım, Abaza’ya rastlayacağım. Dünya tatlısı kardeşlerim. Neden saf ırk ihtiyacı oluyor böyle? Neden sadece Kürt olmuş olması gerekiyor? Neden Karadeniz sadece Laz olması gerekiyor? Kardeşiz, olmaz öyle şey. Kürt kardeşlerimiz bir kere çok efendi ve aklı başındadırlar. PKK’nın -haşa- emir eri mi onlar? Hoşt der geçerler. Çok aklı başında, çok oturaklı mazbut insanlardır Kürt kardeşlerimiz. Tanımıyorlar da onun için. PKK otuz kere ayaklanın dedi, onlar hoşt dediler. Niye ayaklansın? Daha çok sahip çıkalım, daha çok sevelim, daha çok değer verelim bütün milletimize. Daha çok demokrasi olsun, daha çok özgürlükler olsun. Hukuk yerine otursun. Olacak olan budur. Bir de Başbakanımız, maşaAllah bayağı iyi konumu. Millet de destekliyor, yüzde 60 oyu var şu an. İstiyorsa söylesin, daha da artıralım, yüzde 70’e çıkaralım. Yolları açık. Allah razı olsun. Ne zaman “bir konuyu düzeltmenizi rica ediyoruz” desek, ertesi gün nezaket gösterip hemen onu düzeltiyor, hemen gereğini yapıyor. Cayır cayır da vurguluyor. Defalarca, “çok iyi vurgulayın Başbakanım” dedik, çok iyi de vurguladı. Nur gibi Müslüman evladı. Kılına dokundurmayız. Gayet güzel gidiyor. Onun için hiç kale almasın öyle şeyleri. Başbakanımızın gönlü rahat olsun. Çünkü, Hz. Mehdi (a.s)’ın desteğini alıyor, Hz. İsa Mesih (a.s)’ın desteğini alıyor, Hz. Hızır (a.s)’ın desteğini alıyor, meleklerin desteğini alıyor, gönlü rahat olsun. Her şeyin üstünde, Cenab-ı Allah yanında, inşaAllah, hiç korkmasın. Zaten korkmaz da, gönlü rahat olsun diye söylüyorum.
ADNAN OKTAR: “Herkes!” Mesela ben kabul etmiyorum. Nasıl olacak? Birçok askerimizin, polisimizin şehit olmasına vesile olmuş bir insandır. Normalde idam edilecekti, fakat müebbet hapse çevrildi bu. Bu cezasını kabul edecek, bunun aksi bir şey olmaz. Siyasete girmesi diye bir konu da olmaz. Ama nadim olduysa tövbe edebilir. Yani bulunduğu yerde tövbe etsin, namazını kılsın, Allah’a yalvarıp yakarsın, Kuran okuyup ezberlesin, etrafındakilere tavsiye etsin. Ama öyle bir şey olmaz. Karadeniz’den Laz vali gelecek, Diyarbakır’da valilik yapacak. Kürt kardeşim Mardin’den gelecek, bize Başbakan olacak, İçişleri Bakanı olacak, Emniyet Genel Müdürü olacak, Diyarbakır’dan, Siirt’ten, Mardin’den. İzmir’den kardeşlerimiz gidecek, Samsun’da vali olacak. Bütünüz biz. Niye Kürt olan yere Kürt vali gerekiyor, Laz olan yerde Laz vali gerekiyor? Nereden çıktı bu?
Geçenlerde kardeşlerim, “Hocam Lazlar şu an kapladı her yeri” dediler. Hakikaten sohbet ediyoruz, “elinizi kaldırın Lazlar” dedim, yarıdan çoğu Laz, maşaAllah. Ne güzel işte. Ne güzel, iftihar vesilesi.
Mardin, Siirt, Urfa, benim canlarımın, Türkiye’de en çok sevdiklerimiz belki de olduğu bir yer. Benim oraya pasaportla falan gitmeye hiç niyetim yok. Oraya giden vali, Boşnak olsun, Laz olsun. Karışalım, birbirimizi sevelim. Tek bir topluluğuz. Mardin’i Paris yaparız, Diyarbakır’ı Londra yaparız. Ama böyle bir olay alsa olmaz. Ben Mardin’de gezerken, yolda Laz’a rastlayacağım, Çerkez’e rastlayacağım, Abaza’ya rastlayacağım. Dünya tatlısı kardeşlerim. Neden saf ırk ihtiyacı oluyor böyle? Neden sadece Kürt olmuş olması gerekiyor? Neden Karadeniz sadece Laz olması gerekiyor? Kardeşiz, olmaz öyle şey. Kürt kardeşlerimiz bir kere çok efendi ve aklı başındadırlar. PKK’nın -haşa- emir eri mi onlar? Hoşt der geçerler. Çok aklı başında, çok oturaklı mazbut insanlardır Kürt kardeşlerimiz. Tanımıyorlar da onun için. PKK otuz kere ayaklanın dedi, onlar hoşt dediler. Niye ayaklansın? Daha çok sahip çıkalım, daha çok sevelim, daha çok değer verelim bütün milletimize. Daha çok demokrasi olsun, daha çok özgürlükler olsun. Hukuk yerine otursun. Olacak olan budur. Bir de Başbakanımız, maşaAllah bayağı iyi konumu. Millet de destekliyor, yüzde 60 oyu var şu an. İstiyorsa söylesin, daha da artıralım, yüzde 70’e çıkaralım. Yolları açık. Allah razı olsun. Ne zaman “bir konuyu düzeltmenizi rica ediyoruz” desek, ertesi gün nezaket gösterip hemen onu düzeltiyor, hemen gereğini yapıyor. Cayır cayır da vurguluyor. Defalarca, “çok iyi vurgulayın Başbakanım” dedik, çok iyi de vurguladı. Nur gibi Müslüman evladı. Kılına dokundurmayız. Gayet güzel gidiyor. Onun için hiç kale almasın öyle şeyleri. Başbakanımızın gönlü rahat olsun. Çünkü, Hz. Mehdi (a.s)’ın desteğini alıyor, Hz. İsa Mesih (a.s)’ın desteğini alıyor, Hz. Hızır (a.s)’ın desteğini alıyor, meleklerin desteğini alıyor, gönlü rahat olsun. Her şeyin üstünde, Cenab-ı Allah yanında, inşaAllah, hiç korkmasın. Zaten korkmaz da, gönlü rahat olsun diye söylüyorum.
Category
🗞
Haberler