Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (23 Mart 2013; 14:00)

  • 11 yıl önce
AYŞE KOÇ: Aslan Hocamızın güzel sohbetine başlıyoruz, inşaAllah.

ADNAN OKTAR: Şeyhimiz Sultanımız Şeyhin Şah Şeyh Nazım El-Kıbrısi Hazretleri dünyanın Sultanı Şeyhimiz, haftada bir kez bir teknik görevli şeyhimize spor yaptırıyormuş, maşaAllah. Bugün deniz kenarına inecekmiş devriyeye. Bugün devriye için müsait, maşaAllah.

Didem Hocam sizi dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Hocam, haberleri okuyacağım ama bugün en önemli haber sizsiniz.

ADNAN OKTAR: Ne yapmışım ki?

DİDEM ÜRER: İsrail, Türkiye’den özür diledi Mavi Marmara baskınıyla ilgili olarak. Fakat internet sitelerinin hepsinde bu özür dilemeye kimin vesile olduğuyla ilgili geniş kapsamlı haberler vardı.

ADNAN OKTAR: Allah yaratıyor, kullarını vesile eder. Yaratan Allah’tır, kullarını vesile eder. Birçok vesile vardır tabii, birçok sebep vardır. Birçok etkileyici neden olur, birçok etkileyici kurum, kuruluş olur, insan olur ama hakikaten bizlerin de emeği geçti. Yani bu aşikar. Her kim vesile olduysa, kimler vesile olduysa hepsinden Allah razı olsun. Çünkü dost bir ülkeyle sanki böyle düşmanmışız gibi yaşamak güzel bir şey değil. Dostluk güzel, arkadaşlık güzel, kardeş olmak güzel, sevgi güzel, muhabbet güzel, güven güzel, akrabalık, yakınlık, hısımlık güzel, komşuluk güzel. İnşaAllah, İttihad-ı İslam’ı oluşturacağız, İsrail de bu birliğin içinde olacak, onun hazırlığı var, inşaAllah. Suriye, İsrail, Ermenistan, Azerbaycan, Türki devletler, Rusya hep birleşeceğiz, inşaAllah, mutlu, güzel bir sonuç oluşacak. Ama tabii İsrail milletinin de gururunu kırmamak lazım, hükümetin zor durumda kalmasına sebep olacak yazılardan da kaçınmak lazım, “bak işte böyle özür diletiriz. Şöyle sizi dize getirdik. Böyle adam ettik işte. Nasıl da korkuttuk” gibi bazı yazılar çıkıyor, çok ayıp yapıyorlar öyle söylenmez. Nezaketli olsunlar.

“İsrail özür karşılığında ne istedi?” Ne isteyecek? Dostluk ister, komşuluk ister. Başka ne isteyecek? Ama bütün sebep olanlardan Allah razı olsun. Kardeşlerimizin de çok büyük emeği geçti, benim de emeğim geçti tabii, orada bizim de bir etkimiz dolaylı yoldan olmuştur inşaAllah ama yaratan Allah, inşaAllah.

Didem Hocam sizi dinliyoruz.

DİDEM ÜRER: Hocam, bugün Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin vefatının 53. seneyi devriyesiydi. Siz gelmeden önce de onun sözlerinden okumuştuk, inşaAllah. “Son bin yılın İslam alimi” demiştiniz kendisi için.

ADNAN OKTAR: Dünya tatlısı. “Risale-i Nur’u okuyan” diyor Bediüzzaman “âlim olur” diyor. Hakikaten olgun, kaliteli bir insan oluyor. Ama bazı Nurcu kardeşlerimiz okuyup ürkek, korkak, çekingen, içine kapalı, sağlıksız, titrek, pasifist, Mehdiyet’ten korkan, İttihad-ı İslam’dan korkan, Hz. İsa Mesih (a.s)’ın gelişinden korkan, Risale-i Nur’daki gerçeklerden örten garip insanlar da olabiliyorlar. Onlara da Allah hidayet versin.

DİDEM ÜRER: Hocam, bir son dakika haberi gönderdiler; Kandil ateşkes ilan etmiş. Kandil’de bulunan örgütün liderlerinden Murat Karayılan “21 Mart'tan bu yana ve bundan sonra biz hareket olarak, KCK, PKK ve HPG olarak, resmi ve açık bir şekilde ateşkes ilan ediyoruz” demiş. “Eğer Türk devleti, hükümet ve parlamento sorumluluğunu yerine getirir ve geri çekilmeye ilişkin gerekli kararları alırsa, gerekli komisyon ve kurumları oluşturursa, geri çekilmenin zeminini oluşturursa, biz onu da yerine getireceğiz. Şimdi bu zeminin oluşturulmasını bekliyoruz. Bu konularda bizim söyleyeceklerimiz kısaca budur" demiş.

ADNAN OKTAR: Allah Allah, hayırdır inşaAllah dur bakalım.

Bizim çocuklar ne kadar güzeller, maşaAllah. Hakikaten her gün görüyorum doyamıyorum güzelliklerine bakmaya. Hayret edecek şekilde güzeller. Bunda bir mucize var, bir şey var, harikuladelik var. Eve bakıyorum çok çok güzel, sizlere bakıyorum çok çok güzel. Konuşmalarınıza bakıyorum çok çok güzel. Temizliğiniz güzel, hareketleriniz güzel ne güzel maşaAllah.

Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Hocam, bugün internet sitelerinde, “işte Öcalan’ın savunduğu yeni Türkiye haritası” başlıklı bir ne haber yayınlandı. Öcalan’ın yeni hedefinin güneyde Musul, Kerkük, Halep, batıdaysa Batı Trakya’ya Türkiye sınırları içine dahil eden daha büyük bir Türkiye olduğu iddia edildi. Uzmanlar Öcalan’ın bölünmeyi savunurken zamanla fikirlerinin bu yönde değiştiğini belirterek şu sözlerine dikkat çektiler: “Misak-ı Milli’ye aykırı olarak parçalanmış ve bugün Suriye ve Irak Arap Cumhuriyeti’nde ağır sorunlar ve çatışmalar içinde yaşamaya mahkum edilen Kürtleri, Türkmenleri, Asurileri ve Arapları birleşik bir milli dayanışma ve barış konferansı temelinde kendi gerçeklerini tartışmaya, bilinçlenmeye ve kararlaşmaya çağırıyorum.”

ADNAN OKTAR: Biz, Türk-İslam Birliği dediğimizde üç yıl önce, dört yıl önce hoplaya zıplaya gülüyorlardı. Ama bak dediklerimizin doğru olduğu ortaya çıktı. Onlar sadece şamatacı kişilikleriyle kaldılar. Bi

Önerilen